تمارين محادثة للغة التركية – التمرين الثاني والعشرون – في السوق امرأة تأخذ فلوس من زوجها وتأخذ أولادها معها الى السوق لتشتري بعض الحاجيات Biraz para bırak, markete gideceğim. Kaç lira bırakayım, alacağın çok şey var mı? Evde bir şey kalmadı. Bayağı bir alışveriş yapmam lazım. İyi. Al şu 200 lirayı idare et. Yetmez ama idare ederim. KADIN MARKETTE Kardeş bakar mısın, yağlar nerede? Abla kasap reyonundan sağa dön, karşına çıkar. Kızım şuradan sepete/arabaya 5 litrelik bir yağ koy. Tamam. Anne evde hiç yeşillik kalmadı. Dur önce biraz kıyma, tavuk alalım. Sonra yeşillik alırız. Ben kasaptan tavuk, kıyma alırken sen de yeşillik alsana. Böylece zaman kazanırız. Tamam sen 1 kilo orta yağlı kıyma, yarım kilo da kuşbaşı al. Bir de bütün tavuk al. Ben de biraz yeşillik, sebze meyve alayım. Kasada buluşalım. KASADA Domatesi tarttınız mı abla? Unuttum hemen tartıp geleyim. Anne sen diğerlerini kasadan geç, ben tartarım. Hepsini geçtim. Toplam 210 lira. Üzerimde 200 lira var. O zaman şu gofretleri bırakayım. Olur fişini vereyim abla. Haydi hayırlı işler. Güle güle, yine bekleriz. المفردات Yağ Sepet/market arabası Tartmak Diğer Kasadan geçmek Gofret Fiş Reyon Zaman kazanmak Üzerimde Kıyma Kuşbaşı Yeşillik Sebze Tavuk Kasa Kasiyer